Kolekta Röportajı

Kolekta’dan sevgili Burcu Dimili ile koleksiyonerlikten, Hitay Vakfı’na kadar uzanan bir perspektifte keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

——————————————————————————————–

Emin Hitay: “Sanata karşı oluşan keyif ve ilgim zamanla bir tutkuya dönüştü”

Hitay Holding Yönetim Kurulu Başkanı Emin Hitay, sanata karşı oluşan keyif ve ilgisinin zamanla bir tutkuya dönüştüğünü söylüyor. Hitay ile koleksiyonuna kattığı ilk eserden seçkisinin ana dinamiklerine, genç koleksiyonerlere tavsiyelerinden takip ettiği mecralara ve Hitay Vakfı’na uzanan bir sohbet gerçekleştirdik.

Röportaj: Burcu Dimili        

Koleksiyonerlik serüveniniz ne zaman ve nasıl başladı? 

İlk eserimi 1986 yılında aldım. Başlarken koleksiyonerlik gibi bir amacım yoktu, zamanla gelişti. Sanatı takip etmek ve sanatı hayatıma dahil etmekten büyük bir keyif aldığımı fark ettim. Sanata karşı oluşan keyif ve ilgim zamanla bir tutkuya dönüştü.   

İlk aldığınız eser hangisiydi? Eserde sizi yakalayan şey neydi? 

AKM’de 1986’da bir sergi yapılmıştı. Oradan Bedri Baykam’ın iki eserini almıştım, o döneme göre oldukça çağdaştı ve beni gerçekten heyecanlandırıp etkilemişti. Sanatçı tuval üzerinde daha deneysel bir yaklaşım ile malzemeyi oldukça farklı kullanmıştı. Klasiğin ötesine geçmesi, çağdaş bir yorum sunması ve dönemine göre radikalliği çok önemli olmuştu benim için. 

Soldan sağa: Gilbert & George, Costas Tsoclis, Leonid Lamm (orta ön), Burhan Doğançay (orta arka), Sarkis, Edip Hakkı Köseoğlu

“Çağdaş sanatı kendime daha yakın buluyorum ve bu anlayışla oluşturulmuş eserleri koleksiyonuma dahil ediyorum”

 Koleksiyonerliğinizin arkasındaki ana motivasyon nedir? Koleksiyonunuzu oluştururken ve eser alırken nelere dikkat ediyorsunuz? 

Koleksiyonumu oluştururken taşıdığım ana motivasyon eserin bende olumlu bir his uyandırması. Eserle karşılaştığımda heyecanlanmak, etkilenmek, çarpılmak… Belli bir kavramsal çerçeve, bir izlek takip etmiyorum. Çağdaş sanatı kendime daha yakın buluyorum ve bu anlayışla oluşturulmuş eserleri koleksiyonuma dahil ediyorum. 

Burhan Doğançay, Sarkis

Koleksiyonunuzda kaç eser yer alıyor? Seçkinizde hangi isimler var? Eserlerin dağılımı evin bölümlerine göre nasıl konumlanıyor? 

Sayıdan ziyade belki de farklı dengelere bakmak lazım. Bugünün sanat dünyası içinde sayı bana kalırsa herhangi bir anlam ifade etmiyor. Koleksiyonda yer alan eserlerin niteliği ve içeriği bana daha önemli geliyor. Mümkün olduğunca da koleksiyonumu farklı sanatçıların eserleri ile zenginleştiriyorum. Evin farklı bölümlerinde birçok eser yer alıyor. Evin kullanım alanlarına göre eserleri yerleştirdim. Bazı eserlerin yerleşiminde sanatçısından destek alıyorum. Fikir alışverişi yapıp birlikte karar veriyoruz. Bir sanatçının ismini versem diğerinin hatırı kalır, her bir sanatçı ve üretimi kendi içinde eşit şekilde önemli…

Canan Dağdelen

Koleksiyonunuzu özetlemeniz gerekse nasıl anlatırdınız? Topladığınız belirli bir sanat türü var mı? 

Uluslararası ölçekte sanat eseri alımı yapıyorum. Bu açıdan hem Türkiye’den hem de yurt dışından sanatçılar koleksiyonumda yer alıyor. Türkiye’nin geçmişinden bugüne, modern döneminden ve elbette günümüzün çağdaş sanatçılarından koleksiyonumu oluşturuyorum. Farklı medyumlarda birçok eser koleksiyonumda yer alıyor, spesifik olarak odaklandığım bir tür yok. 

Ramazan Bayrakoğlu

“Koleksiyona yeni bir eser geldiğinde onu izlemek benim için önemli oluyor” 

Evinizde sergilediğiniz eserlerin yerini sık sık değiştiriyor musunuz? Aldığınız eserlerle ne kadar süre birlikte yaşıyorsunuz ve ne sıklıkla ev-depo ya da odalar arası yerini değiştiriyorsunuz?

 Koleksiyona yeni bir eser geldiğinde onu izlemek benim için önemli oluyor. Bu açıdan eserle birlikte yaşamak güzel bir cümle. Severek, ilgi duyarak koleksiyona eklediğim bir eserle yaşamak, onu sıklıkla görebilmek fikrinden dolayı evde ya da ofisimde yer alan eserleri zaman zaman değiştiriyorum. 

Soldan sağa: Nazar Bılyk, Rob Wynne, Ardan Özmenoğlu

“Koleksiyoner zaman içinde gördükçe, araştırdıkça, okudukça, sanatla ilişkisini derinleştirdikçe kendisini ve tarzını da oturtmaya başlıyor” 

Koleksiyonunuzu oluştururken profesyonel destek alıyor musunuz? Ya da yakın çevrenizde görüşlerine saygı duyduğunuz, fikrini aldığınız birileri var mı?

1986’lı yıllarda koleksiyona başlarken, profesyonel bir adım ile başlamadım. Kendi ilgime yönelerek, sanatçının üretimine göre beni etkileyen eserleri aldım.

Başlangıçta kişinin kendi ilgisini keşfetmesi, estetik, sanatsal ve kavramsal bağlamını oturtabilmesi için herhangi bir danışmanla çalışmaması gerektiğine inanıyorum. Koleksiyoner zaman içinde gördükçe, araştırdıkça, okudukça, sanatla ilişkisini derinleştirdikçe kendisini ve tarzını da oturtmaya başlıyor.

Ancak koleksiyon sizin bakış açınızla belli bir noktaya geldikten sonra artık daha titiz ilerlemek gerekiyor diye düşünüyorum. Konuya böyle yaklaştığım için de bir süredir sanat danışmanım var. Koleksiyon büyürken koleksiyona dair yeni yaklaşımlar, koleksiyon yönetimi, yeni sanatçı ve eser keşifleri, sanat dünyasındaki güncel durumlar, koleksiyonun dokümantasyon ve arşivi gibi konular açısından sanat danışmanı olarak Melike Bayık ile çalışıyorum. Kendisiyle çalışmamız sadece bu konu özelinde de değil aslında, Hitay Vakfı olarak kurduğumuz bir oluşum içinde de sanat danışmanlığı görevi var. Oldukça çoğulcu bir yapıda, koleksiyon ve sanat ortamı için birlikte çalışıyoruz diyebilirim. 

Volker Marz

Satın aldığınız sanat eserlerini nereden buluyorsunuz ve hangi eserleri alacağınıza nasıl karar veriyorsunuz? 

Galeriler, fuarlar, sanatçı atölyeleri, bienaller ve günümüzde sosyal medya bu açıdan oldukça önemli. Tüm bunlarla birlikte koleksiyonumun farklı boyutları içindeki uyumu yanında sanatçının üretimsel yaklaşımı ve esere dair kavramsal fikri beni etkiler, eser genellikle bu duruma göre koleksiyonumda yer alır. 

Susan Hefuna

“Bir koleksiyonerin hâlâ eserle ve sanatçı ile buluşmasını, keşfetmesini koleksiyon açısından önemli buluyorum” 

Dijitalleşme koleksiyonerlik anlayışınızı değiştirdi mi? Bir eseri online mecrada görüp alım yapıyor musunuz? 

Bir miktar değiştirdiğini söylemek mümkün. Dijital platformlarda keşifler, eser izlemeleri yapıyorum, çok nadiren alım da yapıyorum ancak bir koleksiyonerin hâlâ eserle ve sanatçı ile buluşmasını, keşfetmesini koleksiyon açısından önemli buluyorum.

Kohei Nawa

Eserin ardındaki sanatçıyla tanışmak sizin için ne kadar önemli? 

Sanatçı eserin fikrini, oluşturan ve onu hayata geçiren kişi olarak, sizi dolaylı olarak ikna eden kişidir de aslında. O yüzden sanatçı ile görüşmek ve eseriyle birlikte onun sanatsal ve estetik pratiklerine aşina olmak oldukça önemli. Bir sanatçının üretim sürecine tanıklık etmek, sohbet etmek, paylaşımda bulunmak benim için gerçekten kıymetli. 

Ardan Özmenoğlu
Gilbert & George

“İlk sanat eseri aldığınız gün ile şu an arasında çok fark var oluyor”

Koleksiyonerliğe başladığınızdan beri zevkleriniz nasıl değişti? Sanat bilginiz nasıl gelişti ve güçlendi? Ayrıca o dönemden şimdiye sanat dünyasında nelerin değiştiğini düşünüyorsunuz? 

İlk sanat eseri aldığınız gün ile şu an arasında çok fark var oluyor tabii. Dünya, yönetimler, teknoloji, ekonomi, toplumlar ve tüm bunlarla birlikte sanat da kendi içinde ilk sözünü ettiğim kavramlar karşısında değişiyor. Sanat değiştikçe, siz daha da içinde yer aldıkça, sanatçıları, eserleri, tüm bu değişimleri alenen yaşayan, dolaylı olarak etkisi içinde kalan kişi oluyorsunuz. Sonucunda gün be gün hepimizin ilerlediğini düşünürsek; sanat bilgisi, sanatçı ve eserlerin tarihsel süreçteki yerleri açısından olumlu yönde değişiyoruz. Neredeyse 40 yıldır alım yapıyorum, Türkiye özelinde çok şey değişti. Özellikle üretimsel ve uluslararası ölçekte baktığımızda 80’lerin sonunda İstanbul Bienali, 90’larla başlayan sanat ortamındaki ivme içinde birçok galerinin açılışı, 2000’lerde Pera Müzesi, İstanbul Modern ve Baksı Müzesi’nin kuruluşu, ardından aynı yıllarda sanat piyasası açısından bir belkemiği sayılan Contemporary İstanbul’un kuruluşu… Tüm bunlar somut verilerle, sanat dünyasında hepimizin bildiği şeylerin değişimini tarihsel ölçekte bize sunuyor. 

Fabienne Arietti

Okuyuculara Kolekta üzerinden yakın takibe alınacak sanatçılar önermenizi istesek hangi isimleri söylersiniz? 

Önerebileceğim çok isim var ancak kişisel estetik ve zevk, bilgi ve ilgiye göre kişilerin kendisine göre takip etmesi önemli. Bu nedenle isim vermemek en doğrusu olur. 

Abidin Dino

Henüz hiç eser almamış birine ya da genç koleksiyonerlere tavsiyeleriniz ne olurdu? 

Her şeyden önce eğer sanata dair hiç bilgileri yoksa çok araştırmak, takip etmek, okumak, izlemek ve görmek… Kişinin ilk etapta kendi tarzını, ilgisini oturtabilmek için çok görmesi ve araştırması gerekiyor. Zaman içinde sanat eserine, estetik kaygılara ve kavramsal çerçeveye göre almaya başlayabilirler. Bu açıdan önce kendilerini dinlemeleri, neyi sevdiklerini, neye karşı ilgilerinin olduğunu keşfetmeleri gerekiyor. Hemen değil belki ama biraz izleyip inceledikten, kendi ilgilerine göre tarzlarını yavaş yavaş şekillendirmeye başladıktan sonra almalarını öneririm. 

Sarkis
Girjesh Kumar

Aynı zamanda Endonezya’nın Antalya Fahri Konsolosu’ydunuz. Bu konudaki konumunuz kapsamında tutkunuz olan sanat paralelinde çalışmalarınız oldu mu? 

Bu görevi 2018 yılına kadar sürdürdüm. Hem Endonezya’da yürüttüğümüz profesyonel işler hem de Fahri Konsolosluk görevim süresi boyunca Endonezya sanatını yakından tanıma şansım oldu. Koleksiyonumda bugün hatırı sayılır ölçekte Endonezyalı sanatçının eserleri mevcut. 

Emin Mete Erdoğan

Ayrıca yakın zamanlı başka projeleriniz varsa sizden dinlemek isteriz. 

Geçtiğimiz yıl, bir süredir üzerinde çalıştığımız Hitay Vakfı’nı hayata geçirdik. Hitay Vakfı, uzun yıllardır Holding bünyesinde Anadolu’nun çeşitli yerlerindeki birçok sanat öğrencisini destekleyen yaklaşımımızı daha da ileri bir adıma götürmek, kurumsal bir çatı kazandırmak üzere kuruldu. Vakfın kuruluş amacında, öğrencileri desteklemenin yanı sıra, sanatçılara katkı sunmak, sanat üretimine katkı sağlamak gibi amaçlar da var. Bu noktada yapılacak olan tüm projelerde sanatçıları, sanat ortamını destekleyecek çok katmanlı bir yapı düşünüyoruz. Vakıf tamamen sanat adına oluşturulmuş, kendi kimlik inşasını bunun üzerine kurmuş bir yapı. Bu açıdan önümüzdeki zamanlarda çeşitli projelerle sanat ortamına katkı sunmaya başlayacak.

Ivan Navarro
Manuel Felisi
Aron Zsolt Majoros

Fotoğraflar: Deniz Ezgi Sürek

Kaynak: https://www.kolekta.com.tr/koleksiyon-hikayeleri/emin-hitay-sanata-karsi-olusan-keyif-ve-ilgim-zamanla-bir-tutkuya-donustu/