21 Mayıs 2013 tarihinde blogumda “Apple mirasını mı harcıyor?” başlıklı bir yazı yazarak, kullandığım iPhone’dan memnun olduğum halde sadece ekran küçüklüğü nedeniyle Samsung S4’e geçtiğimi yazmış ve Apple’ın tek ve küçük ekran inadının devamı halinde pazar payı kaybına uğrayacağını belirtmiştim.
Samsung S4’le başlangıçta aramız iyiydi. Ancak zamanla senkronizasyonda bir e-mail’in “konu” (subject) kısmı ile diğer bir e-mail’in “içeriği” (e-mail body) karışmaya başlayınca, ilişkide gerginlikler başladı. Daha sonra ekranı daha da büyüterek Samsung Note3’e geçtim. Bu arada Android yazılımı da 2-3 kez güncellendi. Buna rağmen Note3’te de sorunlar devam etti. Son olarak geçen ay Endonezya’ya Note Book’umu almadan sadece Note3’le gitmiştim. Orada ne olduysa tüm e-mail’lerim bir anda silindi, “favori”lere aldığım telefon numaraları uçtu, kontaktlarımın da çoğu yok oldu. Örneğin asistanım bana SMS atıyor, ekranda telefon numarası yazıyor, ismi yazmıyor, çünkü yüzlerce kontağımın bilgisinin yanısıra asistanımın kontakt bilgileri de silinmiş. Neyse, e-mail, SMS ve telefon trafiği ile ve saat farkımız nedeniyle de sorunu iki günde çözdük.
Dönüşte buna bir çare bulmam lazım dedim. Peki ne yapacağız?
Apple tutturmuş iPhone’da sadece “baş parmak” ile telefonu kullanmamızı dikte ediyor. Apple’a naçizane tavsiyem, bundan sonraki ürünlerinde kullanıcılarına 3 seçenek sunmalarıdır: Biri şu anki ekran boyutu, ikincisi Samsung S4 ekran büyüklüğü, üçüncüsü ise Samsung Galaxy Mega veya Note3 büyüklüğü olabilir.
Apple ille de başparmak diye ısrar ederse, korkarım iPhone severler Apple’a, üstad Ara Güler’in başparmağını gösterebilirler.
Samsung ise senkronizasyon konusunda ortaya çıkan problemler nedeniyle Android işletim sistemindeki sorunların hızlı çözülmesi için daha fazla gayret göstermeli veya bu problem Android işletim sistemi değil de kendi donanımlarındaki yazılımlar kaynaklı ise acilen çözmelidir. Bunun dışında gayet iyi gidiyorlar. Note Book ve evdeki televizyonum hep Samsung.
Ben ne yaptım? Mantığım hem ekran büyüklüğü ile işimi görecek, hem de senkronizasyonda problem çıkarmayacağını düşündüğüm bir cep telefonu ve işletim sistemini biraraya getirdi ve çok eski bir dosta yeniden merhaba diyerek Nokia Lumia 1520 aldım.
Senkronizasyon problemimiz şimdilik hiç yok, olacağını da düşünmüyorum. Çünkü Windows işletim sistemleri konuşacak. Ekran büyüklüğü tam istediğim gibi, raporlar ve tabloları rahat okuyabiliyorum.
Nokia Lumia 1520’yi aldığım günün akşamı eve geldiğimizde eşime gösterdim. Duvardaki 65 inch Samsung televizyonu gösterip, “bunun ekranı daha büyük” dedi. Oğlum dahil ailecek kahkahalarla güldük.
Microsoft’un Nokia’yı alışı ile ve yeni cihazlarla Nokia’nın yeniden yükselişe geçtiğini söyleyebilirim. Telefon, dizaynı ile gerçekten şık. Windows Phone’u ise işletim sistemi olarak sevdim. Sadece mahremiyete özen önemli. Örneğin size bir SMS geldiğinde masanın üzerindeki telefon ekranı açılıyor ve SMS içeriği ile birlikte okunabiliyor. Bu doğru değil, seçenekli olmalı, istemeyen kullanıcı görmemeli. Neredeyse tablet büyüklüğünde telefon. Telefonu masanın üzerine bıraktığınızda etrafınızdakiler gözucu ile de olsa sizin iletişimlerinizi eğer siz istemiyorsanız görememeliler. Ekranı kendinizin dizayn edebilmeniz güzel. Uygulama simgelerini 3 değişik boyutta ekranda istediğiniz gibi dizayn edebiliyorsunuz. Sevdim…
Bu gidişle dünyada ilk üçün savaşı kızışacak gibi görünüyor.
Hadi bakalım Nokia, tekrar hoşgeldin hayatımıza. Biri başparmak diye tutturmuş, diğeri senkronizasyon sıkıntısı yaşarken at deparını.