Geçtiğimiz aylarda yayınladığım bir yazıda, Endonezya’nın bağımsızlık günü vesilesiyle ülke tarihini size anlatmış, bugünün büyük oyuncularından biri olma yolunda nasıl ilerlediğinden bahsetmiştim. Bildiğiniz üzere, Fahri Konsolosluk görevim itibarıyla iki ülke arasındaki kültürel ve ticari ilişkilerde elçilik misyonunu üstleniyorum. Şimdi de, size sadece Endonezya’dan değil, yakından izleme fırsatı bulduğum Türkiye ile ticari ilişkilerinin geçmişten bugüne gelişim sürecinden bahsetmek istiyorum.
Türkiye Endonezya arasındaki ticari ilişkiler oldukça köklü ve yaklaşık 50 yıllık bir geçmişe dayanıyor. İlk resmi ilişkilere 60 yıl önce Türkiye’nin Endonezya’yı tanımasıyla başlayan iki ülke, günümüzde 1.7 milyar dolarlık ortak ticaret hacmine sahip bulunuyor.
Bu bağlamda, uluslararası ticaretini ikili anlaşmalara dayandıran ülkeler arasında ilk adım 1959 yılında atıldı ve Türkiye-Endonezya Ticaret Anlaşması imzalandı. Daha sonra imzalanan Teknik İşbirliği Anlaşması (1982), Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması (1997), Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması (1997) gibi önemli belgeler, iki ülke arasındaki yasal zemini oluşturdu. Türkiye ve Endonezya, ikili ticari ilişkilerin yanı sıra, üyesi oldukları “Birleşmiş Milletler ve Uzman Kuruluşları”, İslam Konferansı Örgütü, D-8, G-20 gibi uluslararası ve bölgesel örgütler çerçevesinde, işbirliğini halen sürdürüyor.
İki ülke arasında özellikle 2000 yılından sonra yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler, diplomatik pasaport ve hizmet pasaportu muafiyetiyle perçinlendi. Şu anda her iki ülke vatandaşlarının turistik ya da iş amaçlı yapacakları ziyaretlerde herhangi bir ön başvuruda bulunmaksızın, ülkeye girişlerinde vize verilmektedir. Bugün Endonezya, Türkiye’nin Uzakdoğu’da en çok ticaret yaptığı 6. ülke konumunda. Küresel ekonomik kriz sonucunda 2009 yılında %26 oranında düşüş gösteren ticaret hacmine rağmen, iki ülke arasındaki ithalat/ihracat yeniden toparlanmaya ve büyümeye devam ediyor.
Elbette, Endonezya coğrafi konumu itibarıyla yeraltı kaynakları açısından da zengin bir ülke. Önemli petrol ve gaz kaynaklarına sahip Endonezya, günde yaklaşık 1 milyon varil petrol üretiyor. Özellikle enerji kaynaklarıyla dikkat çeken Endonezya’da tekstil ürünleri (%18.2)*, hayvansal ve bitkisel yağlar (%13.2), elektrikli makine ve cihazlar (%8.7), kauçuk (%12) ve diğer ürünler (%47.98), Türkiye’nin ithalat kalemleri arasında yer alıyor. İthal ettiğimiz bu ürünlere karşılık ise Endonezya’ya hububat (%41.8), kimyasallar (%12) elektrikli makine ve cihazlar (%8.7), tütün mamulleri (%9.4), demir çelik (%9.2) ve diğer ürünler (%18.9) ihracatı yapıyoruz. (Kaynak: TUİK)
Endonezya’nın Türkiye’deki yatırımları, bugün itibarıyla 650 bin dolar civarında, faaliyet gösteren firma sayısı ise 3. Halen 9 Türk firmasının toplam 70 milyon dolarlık hacimle faaliyet gösterdiği Endonezya, kalabalık nüfusuyla geleceğin önemli pazarlarından biri olarak görünüyor. Dünyada, kauçuk ve kahve üretiminde ilk sıralarda yer alan Endonezya, turizm sektörü açısından bizim için önemli bir kaynak. 2009 yılında ülkemizi ziyaret eden Endonezyalı turist sayısı, 2008 yılına oranla %50 artışla 23.000’e ulaştı, bu sayı 2010 yılında artmaya devam ederek 24.349 oldu.
Endonezya 188 milyar dolarlık uluslararası ticaret hacmiyle dünya ekonomisinin ihracatta %.0.85’ini, ithalatta ise %.0.65’ini oluşturuyor. Şunu söyleyebiliriz ki, Endonezya, uluslararası ticarette geleceğin büyük oyuncusu olma yolunda ilerliyor.